Çarşamba, Mart 15, 2006

Ye -8 Saray Lezzetleri

Ara ara incelediğim , Ye-8 etkinliğiyle daha bir heyecanla elime aldığım Tuğrul Şavkay'ın " Osmanlı mutfağı" kitabı yaklaşık 300 orjinal tarif , fotoğraf ve eski kaynaklardan bilgiler ile Türk yemek kültürü için önemli bir kaynak.Tuğrul Şavkay kitabında " Osmanlı mutfağını sade, doğal ve yeniliklere açık bir mutfak olarak nitelendiriyor" ve ekliyor "dünyada zeytinyağlılar adı altında yemekler içeren tek mutfak bizim ,kıymetini bilelim". Mutfağımızın günümüzün sağlık anlayışına uygun özellikte yemekler içerdiği konusunda herkes hemfikir.Örneğin , ıspanak yemeğini, içine pirinç, belki kıyma katıp pişririz ve yoğutla yenir. Tek başına bir öğünü kapsayacak güzel bir yemek.Sebze , bakliyat, yoğurt ve sütle yapılan yemekler saray mutfağının vazgeçilmezleriymiş . Merak ettim acaba bir padişahın günlük menüsü nasıldı? Şöyle bir bilgiye rastladım: Sultan Mehmet Reşat(1916)'ın bir öğününde düğün çorbası, börek, balık, kuzu file, zeytinyağlı enginar dolması, pilav,zerde, nevbahar tatlısı varmış.
Sarayda bir "ser zevvakin " olsaydım (hayal bu ya) padişaha sunabileceğim menü işte böyle olurdu:

Toyga Çorbası
Mutfağımızda yoğurtla yapılan çorbalar önemli bir yer tutuyor, toyga çorbası da onlardan biri.Bu çorba, yarma , yeşil mercimek eklenerekte pişiriliyor.Tarif" Türk Mutfağından Örnekler, Ayşe Baysal".
Malzemeler
  • 1 su bardağı nohut(önceden pişirilmiş)
  • 1 + 2/3 su bardağı yoğurt
  • 3 kaşık un
  • 5 su bardağı su
  • 4 yemek kaşığı yağ
  • tuz
  • nane
Yapılışı
Unu yoğurtla ezin. İçine yavaş yavaş sıcak su katarak ılıtın , nohutu ekleyin ve sürekli karıştırarak pişirin.Çorba kaynamaya başlayınca altını kısın, ayrı bir kapta nane ve yağı eritip birkaç kez çevirin, üzerine biraz sıcak su ekleyin(yağın çorbanın yüzeyinde kalması için) karıştırıp, sıcak çorbanın üzerine dökün.

Alt-Üst böreği
Anneannemin sıkça yaptığı böreği annemle birlikte denedik.Tarif anneanneme ait.
Malzemeler
  • 3,5 su bardağı un
  • 2 kaşık zeytinyağı
  • 1 kaşık dolusu katı yoğurt
  • 2 nohut büyüklüğünde yaş maya
  • 1 adet yumurta
  • Açılan hamuru yağlamak için tereyağı + zeytinyağı karışımı
  • İç harcı için peynir + ince doğranmış maydanoz
Yapılışı
3,5 bardak unu yoğurma kabına alın, yumurta, 2 kaşık zeytinyağı, yoğurt ve mayayı ekleyerek yoğurun , kulak memesi yumuşaklığında bir hamur yapın.Hamuru ikiye bölün,10 dakika dinlendirin.Dinlenmiş hamurun iki parçasını ayrı ayrı ince ve yuvarlak açın.Yağlayın. Açtığınız hamurun ortasından , hamurun yarıçapı çapında bir daire kesin. Kenarda kalan kısmı 8 ' e bölüp kestiğiniz hamurun üzerine dizin. En üstte kalan iki parçanın yağlı kısmı alta gelecek şekilde koyun. Tepsi büyüklüğünde açın(30 cm'lik yuvarlak tepsi).Yağlanmış tepsiye yerleştirin.Harcı yayın. Aynı işlemi üst parça içinde yapın. Üzerine yumurta sarısı+ zeytinyağı karışımı sürün 200 derecede pişirin.

Luhum Pilavı
Uzun süre yapmayı istediğim bu pilav gerçekten damak tadına düşkün olanlar için. Denemenizi tavsiye ederim.Tarif" Osmanlı Mutfağı (Tuğrul Şavkay)".
Malzemeler
Hamuru için: 1 su bardağı soda , 2,5 su bardağı un,2 adet yumurta, 150 gr tereyağı (ben hiç yağ koymadan hamurunu yaptım),luhumları kaynatmak için su, lezzet vermek için et suyu.
Sosu için: 2 orta boy soğan, 3 orta boy domates(domates püresi kullandım),500 gr kavrulmuş kıyma, tuz , karabiber(ben sosuna zeytinyağı ekledim)
Yapılışı
Bir kaba, soda , yumurta, ve yağı koyup karıştırın, unu ekleyip kulak memesi yumuşaklığında hamur yapın. Hamuru ceviz büyüklüğünde parçalara ayırın. Her bir yumağı unlayarak incecik açın, parmak kalınlığında şeritler kesip bunları kare kare(1/2 cm'lik) keserek bir bezin üzerinde kurumaya bırakın. Diğer tarafta sosu hazırlamak için soğanı yağda pişirin, domatesleri ekleyip bir- iki taşım kaynatın kıymayı katın .Hazırladığınız luhumları tuzlu sıcak suda haşlayıp kevgirle başka bir tencereye alın ve üzerine et suyu gezdirin. Biraz dinlendirip et suyunu çektirin. Servis yaparken sosu pişen luhumların üzerine dökün.


İşte mutfağımızın en sevdiğim bölümü pilakiler, ana malzemenin yanında mutlaka doğranmış soğan ve maydanoz içeren bu yemeklerin, zeytinyağı olmazsa olmazı .
Kuru Fasulye Pilakisi
Malzemeler
  • 2 su bardağı dermason cinsi fasulye (bir gece önceden ıslatılmış)
  • 2 orta boy havuç
  • 1 adet kırmızı biber
  • 3 kaşık dolusu kurutulmuş domates
  • 1 yemek kaşığı domates salçası
  • 1/2 bardak domates
  • 5 kaşık zeytinyağı
  • 2 baş orta boy soğan
  • yarım demet maydanoz
  • 2-3 diş sarımsak (isteğe bağlı)
  • tuz , karabiber
Yapılışı
Piyazlık(yarım ay) doğranan soğan ,yağla birlikte ağzı kapalı tencereye konur ve pişirilir.Domates püresi, salça, domates kuruları , sarımsak eklenir . Havuç küçük doğranır, kırmızı biberle birlikte tencereye atılıp karıştırılır.Fasulye , üstünü kapatacak kadar suyla birlikte tencereye konur.Piştikten sonra sıcakken ince doğranmış maydanoz karıştırılır.Ağzı kapatılır.Tenceresinde soğuduktan sonra ikram edilir.

Patates Salatası
Benim en sevdiğim salata olduğu için menüye eklendi:)
Patateste domates gibi Amerika'nın keşfinden sonra mutfağımıza katılmış.
Malzemeler
  • 1/2 kilo patates
  • 3 çorba kaşığı zeytinyağı
  • 1 limon
  • 1 adet kuru soğan , birkaç dal yeşil soğan
  • 1/2 demet maydanoz
  • 1 çay kaşığı toz kırmızı biber
Yapılışı
Patatesleri haşlayın, kabuklarını soyun, irice doğrayın.Kuru soğanları piyazlık doğrayıp zeytinyağıyla birlikte tencereye koyun , ağzını kapatıp kendi buharında pişirin. Pişen soğanları patateslerle karıştırın. Yeşil soğan ve maydanozları incecik doğrayıp ekleyin. Son olarak salataya limon döküp, kırmızı biber, tuz katıp servis yapın.

Vişne Şerbeti ve Kayısı Hoşafı
Vişne Şerbeti
  • 1/2 kilo taze vişne(yazın derin dondurucuya koyduğum vişneleri kullandım)
  • 6 su bardağı su
  • 1 su bardağı toz şeker
Tüm malzemeyi tencereye koyup 10 - 15 dakika kaynatın.Süzgeçten geçirin.Soğuduktan sonra buzla servis yapın.
Kayısı Hoşafı
  • 1/2 kilo taze kayısı (Yazın derin dondurucuya koyduğum kayısıları kullandım)
  • 8 su bardağı su
  • 1+ 1/3 su bardağı şeker
Tüm malzemeyi tencerede kaynatıp soğuduktan sonra servis yapın.

Saray Lokması
Özel günlerde sarayda olduğu gibi Anadolu 'nun birçok yerinde lokma yapıp dağıtmak adetmiş.Tarif "Ölmez Ağacın Peşinde (Artun Ünsal)".
Malzemeler
  • 2 su bardağı un
  • 3/4 su bardağı zeytinyağı
  • 1 çorba kaşığı kuru maya
  • 1 tatlı kaşığı
  • toz şeker
  • 1 su bardağı ılık su
  • 1 adet yumurta
  • 1/2 çay kaşığı tuz
  • Kızartmak için yeteri kadar zeytinyağı
Şerbeti için:
  • 2 su bardağı toz şeker
  • 2 su bardağı su
  • 1 tatlı kaşığı limon suyu
Bir tencereye şeker ve suyu koyup koyulaşana kadar kaynatın.Limon uyu ekleyinin ve soğumaya bırakın.
Geniş bir kaba unu eleyin,tuzu katın ortasını açın,1/2 su bardağı ılık su içinde şeker ve mayayı karıştırıp eritip unun ortasına dökün. Kenardaki undan alıp üstünü örtün ve bir süre bekletin.Un çatlamaya başlayınca , zeytinyağını kalan suyu ve yumurtayı ekleyip yumuşak bir hamur elde edin. Üstünü örterek mayalanmaya bırakın. Hamur kabarınca, kızdırılmış zeytinyağı içine yağlı tatlı kaşığıyla aldığınız hamuru atın, sertleşen lokmaları delikli kepçe ile alıp soğumuş şerbetin içine atın.Şerbeti iyice içine çekince servis yapın.

İshakiye
İshakiye sütle pişirilen bir helva.Dondurma kaşığıyla alınabilecek kıvamda olduğu için dondurma kaplarında servis yaptım. İlk kez denedim ve ev halkı tarafından da beğenildi. Özel günlerde, misafire ikram için uygun güzel bir tatlı. Tarif buradan.
Malzemeler
  • 2 su bardağı sıcak süt
  • 2 yemek kaşığı tereyağı
  • 1,5 su bardağı pirinç unu
  • 1 çaybardağı ince çekilmiş badem(çiğ bademi soğuk suda biraz bekletip kabuklarını soyduktan sonra rondoda çekin)
  • 1, 5 su bardağı toz şeker
Yapılışı
Tereyağını tencereye koyup, pirinç unu ve çekilmiş badem ile birlikte kısık ateşte kavurun.Sıcak sütü azar azar ekleyerek ve sürekli aynı yönde hızlı karıştırarak topaklanmayı engelleyin. Şekeri katın. Karıştırmaya devam edip kaynayınca ateşten alın.İsterseniz kaselere alın, isterseniz benim gibi dondurma kaşığıyla top top yapıp servis edin.Üzerini çekilmiş bademle süsleyin.

Not:Bu güzel ve faydalı etkinliğin fikir sahibi Gülşen 'e teşekkürler...

31 yorum:

  1. saray mutfağından lezzetler fikri gerçekten çok güzel. kim bulduysa tebrik ederim çok orjinal. aslı sende bizi bugün sultanlar gibi ağırladın yani :) ellerine sağlık. osmanlı mutfağına olan ilgine hayran kaldım doğrusu. 

    saadet

    YanıtlaSil
  2. Asli'cigim,
    Bunlar sanat eseri olmus. Herbiri birbirinden guzel. Ellerine saglik. Benim en cok luhum pilavi ilgilimi ceti, denenebilir diyorum, vakit buldugum birgun.. 

    hanife

    YanıtlaSil
  3. Merhaba Asli Hanim, sitenizi bir suredir takip ediyorum. Denedigim tarifleriniz basariliydi. Son olarak dun muzlu muhallebiyi ve az once de toyga corbasini denedim. Gercekten begendim. Cok tesekkurler. Basarilar diliyorum.. 

    Hafize

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Asli,
    masallah o kadar cok güzel ve sevgiyle yapmissinki herseyi! Tarifelerin hepisini not aldim. Bende deniyecegim.
    Ellerine saglik.
    Sevgiler 

    Arife

    YanıtlaSil
  5. aslıcım bunların hepsini ne zaman yaptın :) Seni çok çok tebrik ediyorum, ilgin ve bu kadar tarifi bizimle paylaştığın için. Okurken çok zevk aldım ve hepsinden tatmak istedim doğrusu :). Ellerine sağlık.. 

    şule

    YanıtlaSil
  6. Sevgili Aslı, çok başarılı bir ser zevvakin olurdun şüphesiz:) gerçekten saraylara yakışacak bir menü hazırlamışsın, ellerin dert görmesin. Sevgiler. 

    Şaziye

    YanıtlaSil
  7. Saadet teşekkür ederim, gerçekten orjinal bir fikir , Osmanlı mutfağına olan ilgim büyük bundan sonra amacım daha fazla tarif denemek.
    Hanife luhum pilavi öncelikle adıyla ilgimi çekmişti, yapımıda çok zaman almıyor , tarifi yarıya indirirsen iki kişiye yeter böylece daha az zaman alır. Hamuru açmasıda hiç zor değil, unlayarak kolayca açılıyor.
    Hafize işten döndüğüm bir akşam hemen toyga çorbasını pişirdim. Nohutlarım derin dondurucuda hazırdı. Pratik ve besleyici, çocuklar kase kase yediler, böylece benim favori çorbam oldu.:)
    Arife konu bana hitap ettiği için heyecanla, zevkle çalıştım. Teşekkür ederim.
    Şule etkinliğin konusu açıklandığından beri neler yapabileceğimi düşünüp, kitap karıştırıyordum . Son 15 gündür de mutfakta pratik yapıyorum.Ama bu kadar tarifi bir anda yayınlamak zorladı biraz :)
    Şaziye çok teşekkür ederim , ser zevvakin aşçıbaşınında üzerinde bu günkü anlamda bir çeşit gurme imiş.Yani saray mutfağının bir numaralı ismi. Ben kendi küçük mutfağımın gurmesi olayım yeter :)

    Sevgilerimle... 

    aslı altan altundal

    YanıtlaSil
  8. Ellerinize sağlık,
    hepsi birbirinden lezzetli duruyor!! 

    DAMLA

    YanıtlaSil
  9. Aslı Hanım, ellerinize kollarınıza sağlık, tüm yemekler harika görünüyor. Padişah olsaydım size keseyle altın verirdim, varın oradan pay biçin artık ne kadar beğendim :) Luhum pilavını babaannem "Lokum Pilavı" adıyla yapardı, ses benzerliği dikkat çekici. Bizim Giritliler, "luhum" demeye dilleri dönmediyse yemeğin adını "lokum" yapıvermiş olabilirler :) Gerçekten de nefis bir yemektir, denemeyenlere şiddetle öneririm. Bu arada et suyu kullanmadan da çok güzel oluyor. Benim gibi et ve tavuk suyuna yapılan yemek, pilav ve çorbalardan hoşlanmıyorsanız üzerine et suyu eklemeden de gönül rahatlığıyla deneyebilirsiniz.  

    Evren Serbest

    YanıtlaSil
  10. Aslı ellerine sağlık, epey zahmete girmişsin ama nefis şeyler ortaya çıkmış. Sizde ziyafet varmış son günlerde:) Kuplardaki tatlı çok hafif görünüyor, en çok o cazip geldi bana. Ama şu an nefis bir pilakiye de hayır demezdim! Sevgilerimle.. 

    Sibel

    YanıtlaSil
  11. Sevgili Asli ellerine saglik!
    Ne sofra kurmussun tam Sultanlara layik!!!Saray sofralarinda yeri önemli olan serbetlerden tek örnek bu etkinlikte senin rengine bayildigim serbetin galiba:)
    Luhum pilavinin tadini merak ediyorum, yapmak istiyorum. Ilk kez duydum fakat cok karakteristik bir tarif türk mutfagi icin.
    Konuyla ilgisi tam olmayan bir soru yazdigin icin merak ettim. Ben sahsen pilakilerde domates aramiyorum cogu zaman yapmyiorum bile. Sogan, maydonaz ve zeytinyagi senin de yazdigin gibi benim olmazsa pilaki olmazlarim. Fakat cok kez pilakinin pilaki olmasi icin ana malzemeden baska saydikalrimizi ve domates icermesi gerektigini okuyorum kitaplarimda. Sen zeytinyaglilar uzmani olarak ne diyorsun?Pilaki domatessiz olmaz mi?
    Simdi biraz daha konuyla ilgili bir soru;) Ellindeki T. Saykay kitabinda Güllabiye tarifi var mi?
    Sevgiler 

    Dilek

    YanıtlaSil
  12. Günaydın Arkadaşlar,
    Damla  teşekkür ederim yorumun için,
    Evren demek bir adıda lokum pilavı olarak geçiyor bu yemeğin.Ben hamuruna tereyağı koymadığım gibi , et suyundada bekletmedim, hatta kendi tabağımın sosuna kıymada koymadım bu haliyle ben çok beğendim, et severler olması gerektiği gibi pişirebilir, çocuklarında sevebileceği bir yemek.
    Sibel ishakiyeyi senin de seveceğini sanıyorum. Sıcakken dondurma kaşığıyla kaplara koydum . Ilıkken tüketilmesi gerek kesinlikle , piştikten hemen sonra çok lezzetli. Ertesi güne kalıp buzdolabına girince aynı nefaset olmuyor.Verilen ölçüde fotoğraftaki miktarı elde ediyorsunuz.
     

    aslı altan altundal

    YanıtlaSil
  13. Dilek  Tuğrul Şavkay pilakilerle ilgili şunları yazmış:
    "Pilakilerin hemen tümünde, ana malzemenin dışında, doğranmış soğan ve maydanoza ratlamaktayız. Bugünlerde bazı tariflerde yer alan domates, Osmanlı dönemi mutfağında pilakilerde asla kullanılmayan bir yiyecek. Baharata gelince , tarife bağlı alarak , biber, tarçın,yenibahar ve bazen mastika denilen sakızı görmekteyiz". Domates pilakiler için olmazsa olmaz değil, ama benim elimde bulunan, Tuğrul şavkay'ın verdiği tariflerde dahil ,tüm pilaki tariflerinde domates kullanılmış.Ben bazen patates pilakiyi domates - salça kullanmadan yapıyorum çok güzel oluyor.Dilek Güllabiye tarifi kitabın helvalar bölümünde var aynen yazıyorum:
    Malzemeler:
    1+1/2 su bardağı (250 gr) buğday nişastası
    300 gr bal
    500 ml su(2 su bardağı)
    150 gr tereyağı(10 çorba kaşığı)
    150 gr badem(haşlanarak kabukları soyulmuş)
    1 çorba kaşığı gülsuyu

    Yapılışı
    1. Nişastayı biraz suda eritin. Tencerede balı , su ile bir taşım kaynatın.İçine nişastayı ve tereyağını katıp, birkaç dakika tahta bir kaşıkla karıştırarak koyulaşıncaya kadar pişirin.
    2.Bademleri ve gülsuyunu ekleyip kısık ateşte yaklaşık 15 dakika helvayı pişirmeyi sürdürün.
    3.Pişen helvayı ateşten alıp bir tepsiye dökün. kepçenin tersi ile bastırarak tepsiye yayın. soğuyunca baklava dilimi biçiminde keserek servis yapın.
     

    aslı altan altundal

    YanıtlaSil
  14. Aslicigim cook tesekkürler! Verdigin bilgi ve tarif icin, sana zahmet oldu fakat önemli seyler ögrendim:) Domatesin ve salcanin türk mutfagina cok gec girdigini biliyordum fakat eskiden hic pilakiye girmemesi cok hosuma gitti:) Benim pilakilerimde eksikmis gibi görnünen modern unsurun olmak zorunlulugu olmamasi rahatlatti beni;)
    Sevgiler 

    Dilek

    YanıtlaSil
  15. Asli sana zahmet,altust boregin kesimini biraz daha ayrintili sekilde aciklayabilir misin,yuvarlak daire kestikten sonra kenar kisimlari 8'e bolup kestigimiz hamurun uzerine bir sira seklinde mi,yoksa kat kat mi yerlestirecegiz?katkatsa kac kat olacak ?simdiden tesekkur ederim.hepsi cok guzel gorunuyor,ellerine saglik.Simdi lokma tatlisini denemek icin mutfaga gidiyorum:) 

    yasemin

    YanıtlaSil
  16. Merhaba Aslı Hanım,
    ne kadar güzel bol çeşitli bir saray sofrası hazırlamışsınız.Ellerinize sağlık.Ben uzun zamandır, kızımla birlikte izledimiz yeşil obada sıkça bahsedilen toyga çorbasını merak ediyordum.Çok şaşırdım görünce :))) 

    emine

    YanıtlaSil
  17. Dilek pilakinin pilaki olabilmesi için malzemeyle birlikte soğan, maydanoz ve zeytinyağı kullanmak yeter domatese gerek yok aslında seninkiler eski usule tamamıyle uygun. Birde pilaki az suyla , kendi suyunu bırakana kadar ağır ateşte pişirilirmiş,ve genelde susuz yemek olurmuş.
    Yasemin bezeyi ince açınca yağlıyoruz sonra ortadan daire kesiyoruz kenarda kalan parçayı 8 'e bölüyoruz. Bu sekiz parçayı da dairenin ortasında yağlı kısım üste gelecek şekilde kat kat diziyoruz, yalnız son iki parçayı yağlı kısmı alta gelecek şekilde yerleştiriyoruz. Kaç kat olacak dersen daireyi de sayarsak 9 kat elde etmeliyiz sonra bu haliyle tepsi büyüklüğünde açılacak. Kolay gelsin , afiyet olsun .
    Emine toyga çorbası bildiğimiz yoğurtlu çorba ama pirinç yerine nohutla pişiriliyor, yeşil mercimek ve dövmede katılabiliyor. Tavsiye ederim. Sevgilerimle...  

    aslı altan altundal

    YanıtlaSil
  18. Ne çok uğraşmışsınız.Bu etkinliğin hakkını verenlerden biri de sizsiniz.Gerçekten nefis görünüyor herbiri.Ellerinize sağlık. 

    ece

    YanıtlaSil
  19. tek kelimeyle allah razi olsin isvecten sevim 

    Anonymous

    YanıtlaSil
  20. merhaba aslı hanım,
    Ne kadar güzel şeyler yapmışsınız. Ellerinize sağlık.
    ben yemek konusunda biraz acemiyim. Bademi pek sevmem. Badem yerine İshakiyenin içine başka birşey koyulabilirmi acaba?
     

    Asuman

    YanıtlaSil
  21. Tabii ki Asuman ,bende talıları daha çok cevizli severim. Badem yerine ceviz , fındık koyabilirsin.Hatta bu tarif badem konmadan sade pişirilip üzerine çikolata sos gezdirilerek modernleştirilebilir. Denemeye değer.Kolay gelsin...  

    aslı altan altundal

    YanıtlaSil
  22. Merhaba,
    Biraz geç olmuş farketmem ama siteleri yeni yeni keşfeden biri olarak tariflerinize bayıldım. Toyga Çorbası yapımı kolay bir çorba gibi ancak benim yoğurtlu çorbaları yapmakla ilgili problemim var. Yaptığım çorbalar hep kesik kesik oluyor. Kesik olmamasının bir sırrı var mıdır?
    Teşekkürler...
    Tülay
     

    tülay

    YanıtlaSil
  23. Evet Tülay sırrı var biraz dikkat etmek gerekiyor, çorbanın tuzunu en son atmak ,yoğurdu, azar azar sıcak su ekleyerek çorbaya koymak, çorba kaynayınca altını kısmak gibi ...Bunlara dikkat ediyorum sorun çıkmıyor senin yoğurtlu çorbanda çok lezzetli olur. 

    aslı altan altundal

    YanıtlaSil
  24. Sadece 24 sn mi aldı bulabilmek.
    marifet işte buna dense gerek...
    Mehmet

    YanıtlaSil
  25. Sevgili Asli,

    Oncelikle paylasimlarin icin cok tesekkurler!

    Alt-ust boregini denedim.Ben malzemeleri ekmek makinasina koydum,icinde sivi olmadigindan iyi karismadigini farkedince yarim bardak kadar su ekledim.Sonucta yine sertce bir hamur oldu,diger asamalari anladigim kadariyla takip edip yaptim.Sonucta seninki gibi kat kat degil de yapisik ekmek tarzi bir borek oldu,yine de yeniliyor.

    Tekrar denemek istiyorum ,bu sefer elde yogurup deneyecegim insallah ,acaba sorun su katisimdan mi kaynaklaniyor.
    Bir de su bardaginin buyuklugunu ve ilk acilan hamurun yaklasik ebatini yazabilirmisin?

    Cok tesekkurler.

    Nagehan

    YanıtlaSil
  26. Bu katkat görüntüyü veren , açılan hamur arasına sürülen yağ ve üst üste konarak tekrar ince açabilmek.Benim kullandığım bardak Paşabahçe' nin klasik su bardağı (250 ml).Mümkün olduğu kadar ince açmak gerekyor . Hamurun çapı tepsi ölçüsüne göre ayarlanabilir.Kolay gelsin.

    Aslı Altan Altundal

    YanıtlaSil
  27. Elinize, kolunuza, yüreğinize sağlık,gerçekten bu işi ciddiye alarak, emek harcıyarak,daha önce emek harcamışların hakkını vererek hazırladığınız birbirinden güzel sunumlar için teşekkür etmeyi bir borç bildim.saygılarımla...

    YanıtlaSil
  28. Asli hanim buradaki pek cok tarifinizi ve fotografinizi morbiber.com da ve baska bir blogda daha gordum.Bilginize...
    Asuman

    YanıtlaSil
  29. blogunuzu inceledikçe ilgim artıyor, özellikle saray mutfağınızdaki tariflerini, tarihe olan merakım nedeniyle çok çekici buldum.

    YanıtlaSil
  30. Merhabalar,
    Bloğunuzu yeni keşfettim. Geç bile kalmışım...
    Çok ama çok güzel tarifleriniz var...
    Hepsi birbirinden güzel ve değerli... Sizi hemen izlemeye aldım.
    Bana da beklerim inşallah... http://fatoscatadlar.blogspot.com/
    Güzel paylaşımlarda görüşmeyi diliyorum.
    Sevgiler...

    YanıtlaSil